Ana içeriğe atla

Hz Muhammed'in Peygamber Oluşu

Hz. Muhammed (s.a.s.) 40 yaşında Peygamber oldu. 23 yıllık Peygamberlik devresinin 13 yılı Mekke’de, 10 yılı Medine’de geçti. Bu itibârla Peygamberlik devresinin:

a) Nübüvvet’den Hicret’e kadar devâm eden 13 yıllık süresine “Mekke Devri” (610- 622);

b) Hicretten vefâtına kadar olan 10 yıllık süresine de “Medine Devri” (622-632) denir.

I- HZ.MUHAMMED (S.A.S.)’İN Peygamber OLUŞU

1- HİRA’DA İNZİVÂ


Eskiden beri Mekke’deki hanîf ve zâhitler, recep ayında inzivâya çekilirlerdi. Her biri, Mekke’nin 3 mil (bir saat) kuzeyinde Hira (Nûr) dağında bir köşeye çekilir, tefekküre dalardı.

40 yaşlarına doğru Hz. Peygamber (s.a.s.)’in kalbinde de bir yalnızlık sevgisi belirdi. O da Hira (Nûr) Dağında bir mağaraya çekilip, günlerce orada kalıyor, Cenâb-ı Hakk’ın sonsuz kudret ve azametini düşünerek O’na ibâdet ediyordu. Giderken azığını da berâberinde götürüyor, bitince evine dönüyor, sonra tekrar gidiyordu. Böylece Cenâb-ı Hakk, O’nu büyük vazifesine hazırlıyordu. Zaman zaman “Sen Allah elçisisin…” diye kulağına sesler geliyor, fakat etrafta hiç bir şey göremiyordu.

Hz. Muhammed (s.a.s.)’e ilâhi vahyin başlangıcı, sâdık rüyâlar şeklinde oldu. Gördüğü her rüya, olduğu gibi çıkıyordu. (51) Bu hâl, altı ay kadar devam etti.

2-İLK VAHY

610 yılı Ramazan ayının(52) Kadir Gecesinde,(53) ridâsına bürünüp Hira’daki mağarada düşünmeye dalmış olduğu bir sırada, bir sesin kendisini ismi ile çağırmakta olduğunu duydu. Başını kaldırıp etrafına baktı; kimseyi göremedi. Bu sırada her tarafı ansızın bir nûr kaplamıştı; dayanamayıp bayıldı. Kendisine geldiğinde karşısında vahiy meleği Cebrâil’i gördü. Melek O’na:

-”Oku” Dedi. Hz. Muhammed (s.a.s.):

-”Ben okuma bilmem”, diye cevap verdi. Melek, Hz. Muhammed (s.a.s.)’i kucaklayıp güçsüz bırakıncaya kadar sıkdı.

-”Oku” diye emrini tekrarladı. Hz. Muhammed (s.a.s.) yine:

-”Ben okuma bilmem…” cevâbını verdi. Melek emrini tekrarlayıp üçüncü defa Hz. Peygamber (s.a.s.)’i sıktıktan sonra “el-Alak” Sûresi’nin ilk beş âyetini okudu.

“Yaratan Rabb’ının adıyle oku. O, insanı alak’tan (aşılanmış yumurtadan) yarattı. Oku, kalemle (yazmayı) öğreten, insana bilmediğini belleten Rabb’ın sonsuz kerem sahibidir.” (El-Alak Sûresi, 15).

Meleğin arkasından Hz. Peygamber (s.a.s.)’de bu âyetleri tekrarladı. Heyecanla mağaradan çıkarak evine geldi. Yolda ilerlerken gök yüzünden bir sesin:

“Ya Muhammed. Sen Allah’ın elçisisin, Ben de Cibril’im” dediğini duydu. Başını kaldırdığı zaman, Cebrâil’i gördü.(54) Korku içinde evine vardı. Eşi Hz. Hatice’ye:

“Beni örtünüz, çabuk beni örtünüz” dedi. Bir müddet dinlenip heyecânı geçtikten sonra gördüklerini Hz. Hatice’ye anlattı, kendimden korkuyorum, dedi. Hz. Hatice, O’nu şu ölmez sözlerle teselli etti.

“Öyle deme. Allah’a yemin ederim ki, Cenâb-ı Hakk hiç bir vakit seni utandırmaz. Çünkü sen , akrabanı gözetirsin. İşini görmekten âciz kimselerin ağırlıklarını yüklenirsin, Fakire verir, kimsenin kazandıramayacağını kazandırırsın. Misâfiri ağırlarsın. Hak yolunda zuhûr eden olaylarda halka yardım edersin…”

3- VARAKA’NIN SÖZLERİ

Hatice daha sonra Hz. Peygamber (s.a.s.)’i amcazâdesi Nevfel oğlu Varaka’ya götürdü. Varaka hanîflerdendi. Tevrât ve İncil’i okumuş, İbrânî dilini ve eski dinleri bilen bir ihtiyardı. Varaka Peygamberimiz (s.a.s.)i dinledikten sonra:

-”Müjde sana yâ Muhammed, Allah’a yemin ederim ki sen Hz. İsâ’nın haber verdiği son Peygambersin. Gördüğün melek, senden önce Cenâb-ı Hakk’ın Musâ’ya göndermiş olduğu Cibril’dir. Keşki genç olsaydım da, kavmin seni yurdundan çıkaracağı günlerde sana yardımcı olabilseydim… Hiç bir Peygamber yoktur ki, kavmi tarafından düşmanlığa uğramasın, eziyet görmesin…” dedi. Aradan çok geçmeden Varaka öldü.

II- NEBÎLİK VE RASÛLLUK


Şüpheziz, seni biz, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik”. (Fetih Sûresi, 8)

İlk vahiy’den sonra, kısa bir süre vahyin arkası kesildi.(57) Bir gün Hz. Peygamber (s.a.s.) Hira’dan dönerken, bir ses işitti. Başını kaldırıp semâya bakınca, kendisine daha önce Hira’daki mağarada gelen meleği gördü.

Korku ve heyecân içinde evine döndü.

“Hemen beni örtünüz, beni örtünüz.” dedi. Bu esnada Cebrâil, el-Müddessir Sûresinin ilk âyetlerini getirdi. “Ey örtüsüne bürünen (Peygamber). Kalk, (insanları) azâb ile korkut. Rabb’ının adını yücelt (Namaz’da tekbir getir.) Elbiseni temiz tut. Kötü şeyleri terket.” (el-Müddessir Sûresi, 1-5).

İlk vahiy ile Hz. Muhammed (s.a.s.) “Nebî” olmuş, henüz başkalarına “Hak Dini” tebliğ ile görevlendirilmemişti. Bu ikinci vahiy ile “Risâlet” verildi. Hak Dini tebliğ ile görevlendirildi. Ancak açık dâvet emredilmedi.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hz. Muhammed (S.A.V) Resimleri ve Fotoğrafları

Allah’ın Resulü Hz. Muhammed (S.A.V)'in Lafzının Yer Aldığı Resimleri Sizlerle Paylaşıyoruz. İyi Seyirler.

Hz Muhammedin Katıldığı Savaşlar

BEDİR SAVAŞI (624) Mekkelilere ait bir ticaret kervanı Müslümanlarca ele geçirilmek istenmişti. Bu şekilde Müslümanların Hicret esnasında Mekke'de bıraktıkları malların karşılığı alınacaktı. Bu durum iki tarafı karşı karşıya getirdi. 1.Bedir savaşı Müslümanların kazandığı ilk askeri zaferdir. 2.Müslümanların kendilerine olan güvenleri artmıştır. 3.Şam ticaret yolu Müslümanların eline geçmiştir. 4.Mekkeli esirlerden okuma-yazma bilenler 10 Müslüman'a okuma-yazma öğretme karşılığında serbest bırakıldılar. UHUD SAVAŞI (625) Mekkelilerin Bedir savaşının intikamını alma istekleri. Mekkelilerin Medine şehrine doğru gelmeleri üzerine iki taraf Uhud dağı eteklerinde karşı karşıya geldiler. Savaşın başlangıcında Müslümanlar üstün iken Peygamber tarafından görevlendirilen okçuların yerlerini terk etmeleri savaşın kaybedilmesine yol açmıştır. 1.Mekkeliler savaştan galip gelmelerine rağmen kesin bir sonuç elde edemediler. 2.Okçuların yerlerini terk etmeleri savaşın kaybedilmesine yol açm

Hz. Muhammed (S.A.V) Resimleri ve Fotoğrafları

Allah’ın Resulü Hz. Muhammed (S.A.V)'in Lafzının Yer Aldığı Resimleri Sizlerle Paylaşıyoruz. İyi Seyirler.